Beşiktaş, deplasmanda karşılaştığı Adana Demirspor’a 4-2 mağlup oldu. Spor yazarları karşılaşmayı değerlendirdi.
Spor yazarlarının yorumları şu şekilde:
Gülengül Altınsay: “Aslında Beşiktaş sürekli bir çaba içinde, defalarca rakip ceza alanına giriyor fakat bir türlü oyunu çevirecek final pasları, final vuruşları bulamıyor. Böylece emeğinin karşılığını da alamıyor. Bu da giderek takımın moralini ve performansını düşürüyor. Zaten son yarım saate girerken golü bulan yine ev sahibi oluyor. Ama bu kez korner atışından geliyor gol, maç da bu dakikada bitiyor aslında. Şenol Güneş 46’da Rashica’yı, 65’te Onur ve Muleka’yı alıyor oyuna. Ne var ki gidişat değişmiyor; Adana Demirspor 4. golü de buluyor. Aboubakar’ın ve son dakikada Rashica’nın golleri geliyor ama hiçbir işe yaramıyor.” (Cumhuriyet)
“BEŞİKTAŞ’IN PLANI VAR MI?”
Uğur Meleke: “Adana Demir’in erken 2-0’ını çözümlerken birinci golde Necip’in yediği kolay çalımı not edebiliriz tabii. Mert’in de sağından kötü istatistiği sürüyor, geçen sezon yediği 20 golün 11’i sağdan (4’ü merkez, 5’i sol). Dün de 17 dakikada adeta aynı golü iki kez yedi milli kaleci. Ancak biraz daha büyük resme bakarsak Beşiktaş’ın zaten bu sezonki performansının pek iç açıcı olmadığını göreceğiz: Dün skor 4-0 olana kadar ligde 530 dakikada toplam sadece 6 gol… 530 dakikada yalnızca üç akan oyun golü. Karagümrük maçını bir Gedson sihriyle kazandı Beşiktaş. Pendik maçı ikinci yarısında tamamen kontrol Pendik’teydi. Brugge karşısındaki felaket oyunu da 1-1’lik sonuç sebebiyle halının altına süpürdük. Yani Beşiktaş’ın bu sezon gerçekten bir oyunu, stratejisi, planı var mı, yanıtını göremedik şu ana kadar.” (Hürriyet)
Ali Gültiken: “Adana Demirspor karşısındaki bu skorun tarifi mağlubiyet değil, hezimettir. Asıl sıkıntı da Beşiktaşlı oyuncularda sahadaki kabullenmişlik duygusuydu. Yediği goller sonrası oyuna isyan etmeyen Beşiktaş, ortaya koyması gereken reaksiyonu sahaya yansıtamadı. Futbolcular, ‘Nasıl bu hale geldik?’ diye düşünmüşlerdir. Aslında cevabı çok basit; futbol yüzde yüz konsantrasyonla oynanan bir oyun, yüzde 99 yetmez! Bunu ortaya koymadığınızda, bir de skor olarak geriye düştüğünüzde bu acı tablolarla karşılaşırsınız.” (Sabah)
“ÇOK ACİL TEDAVİ GEREK”
Attila Gökçe: “Beşiktaş’ta golle sonuçlanan hatalarından dolayı Necip ve Colley’i eleştiriyoruz. Adana Demirspor’un stoperleri Semih ve Gravillon da takdiri ve övgüyü hak ediyor. Gravillon, Aboubakar’ı adeta kelepçe ile kendine bağlamış gibi. Adım attırmıyor. Cenk Tosun’u sorarsanız, sakatlık ve tedaviden döndü ama, anlaşılıyor ki kendine dönememiş henüz. Bu takımda oturmayan, demini ve kararını bulamayan bir eksiklik var. Beşiktaş ne savaşıyor, ne çatışıyor, ne çalışıyor. Evet erteleme maçını Çarşamba günü oynatmak hatalı olabilir ama, Beşiktaş salt bu nedenle yenilmiş olamaz. Acil tedavi gerek…” (Milliyet)
Oktay Derelioğlu: “Beşiktaş kadro kalitesi açısından Adana Demir’den üstün bir takım. Ama futbol kağıt üstündeki gibi değil. Adana Demir takımı maça istekli başladı. İlk 20 dakikada her iki takım da fırsat buldu ama değerlendirmeyi başaran ve 2 gol bulan Patrick Kluivert ile öğrencileri oldu. Şenol Güneş’in gözdesi Mert Günok, çok kötü goller yedi. Mert kaliteli bir kaleci ama bazen Karius’u anımsatan goller yiyor. Uzun süredir oynamayan ve 11’in yüzünü unutan Ersin’e gün doğdu.” (Takvim)
“KARTAL’A BİR HALLER OLUYOR”
Bilal Meşe: “Bu oyun böyledir, üç puan umuduyla gelirsiniz, hayal kırıklığıyla evinize dönersiniz. Kartal, skoru değiştirmek için her yolu denedi, denemesine de, 59’da Emre Akbaba’nın kafa golü farkı üçe çıkarırken, Kartal’ın ‘puan’ umutlarını yerle bir etti. 75’de ise Yusuf Erdoğan sahne aldı, farkı dörte taşıdı. İşin özeti, her maçın ilk yarısında Kartal’a bi haller oluyor, nedense ikinci yarıda vites yükseltiyor, ama iş işten geçiyor. Bu görünen kronikleşmiş hastalığın doktoru Şenol Güneş’dir, inşallah kısa sürede sağlam bir reçete yazar, yoksa…” (Milliyet)